Datça Açıklarında...

Başlık olarak "Datça Açıkları", bir haberi ne kadar betimler? Eğer verdiğiniz haber tam olarak doğrulatılamamışsa, ama yine de yazılmaması mümkün değilse... Eğer henüz size değmemiş gibi görünse de, görünmez bir yakınlıkta, hemen yanı başınızda her ay yüzlerce hayat sönüyorsa? İddia aşamasında ya da tam doğrulatılamamış bir haberi de servis etmez miydiniz? Bu haber, yaşamları bir pamuk ipliğine bağlı mültecilerle ilgili, hani görmezden geldiğimiz, kulaklarımızı tıkadığımız, hemen yanı başımızda sönen hayatlarla...

Datça Açıklarında...

Bu Eylül ayı içinde toplam yüzden fazla mülteciye değen en az 3-4 mülteci "kurtarma-yakalama vakası" olduğu iddiaları dönüp dolaşıyor ortamlarda.. Bu iddiaların bazıları gazetelere de yansıdı. Yetkililer, zorunlu olmadıkça bilgi vermeyi sevmiyor, denizde bulunan mültecilerin durumu hakkında.  En son 19 Eylül tarihinde, Türk Kurtarma Ekipleri tarafından Ege Denizinin Datça açıklarında 2-3 şişme botta sayıları 30'u aşkın mülteci sırılsıklam yaşam savaşı verirken bulundu. İddialara göre bu mültecilerin, deniz yoluyla çeşitli yollardan Yunanistan'a geçmeye çalışan teknelerden-botlardan Yunan Deniz Güvenlik Güçlerince uluslararası sulardan Türkiye'ye doğru geri itilen mülteciler olduğu ve her ay sayılarının yüzlerle ifade edildiği de iddialar arasında.... 

Yunanistan tarafından gelen iddialara göre, Türkiyeli insan kaçakçıları özellikle Batı Ege Sahillerinden yaz aylarında dalgasız suda bile yüzmesi zor teknelerle ya da  şişme botlarla mültecileri açığa kadar getirip bırakıyorlar. Türk yetkililere göre ise mülteciler, Yunanistan'a geçmeyi başarmış bile olsalar Yunan Kıyı Güvenliği  kıyılarda buldukları tüm mültecileri toparlayarak  Türk karasularına bırakıp, itekliyorlar... 

Bütün umutları tükenmiş, karanlık bir denizin ortasında pamuk ipliğine bağlı yaşamlara dair söylenecek, yapılacak bir şeyler olmalı, değil mi? 

Haberde kullanılan resim temsilidir.

 

 

Haber ibo.a.bo

Yorumlar (0)

Bu içerik ile henüz yorum yazılmamış