Filistin-Gazze ve Lübnan, ardından Suriye yeniden karıştı… Çığlık çığlığa Ortadoğu… Açlıktan kırılıyor henüz bombalarla öldürül(e)memiş anneler ile çocukları…
“…
bir yanda yenenler vardı.
Yenilenlerin yanında
kırılıyordu halk açlıktan.
Yenenlerin yanında
halk açlıktan kırılıyordu…”
b.brecht
Yanıbaşımızda öldürülenleri yok sayıyoruz! Uzak tutuyoruz kendimizi! haysiyetimiz paramparça, vicdanımız kanıyor!
Datça’nın sokaklarında dolaşıyoruz, şairler arasında. Malum, konu barış olunca Bre(c)ht’le başlıyoruz… Onurumuzu kaybetmeden Datça’nın sokaklarında barışı arıyoruz…
Mevsimindeyseniz mesela, limon ve portakal çiçeği kokuları arasında dolaşırken, Filistin asıllı Suriyeli şair Nizar Kabbani da karşımızda... Kabbani, Devrimcilerle birlikte Özgür Filistin’in şiirini fısıldar ya kulağımıza:
“…Yazgımız buymuş demiyorum
Aşağılanmak yazgı olmayacak artık
Ben devrimcilerle birlikteyim
Ben de devrimcilerdenim
Taşıdığım günden beri tüfeğimi
Gözlerimde belirir oldu Filistin
Ey devrimciler
Kudüs'te, Halil'de
Bisan'da, Ağvar'da, Beyt-ül Lahim'de
Ey özgürlük savaşçıları nerede iseniz
İleri.. Daha ileri......
Barış bir tiyatro oyunu
Adalet bir gösteri yalnızca
Tek yol var Filistin'e gider
O da tüfeklerin namlusundan geçer…”
n.kabbani
Nizar Kabbani Sokak, az ilerisinde hüzün dolu eskilere, Lübnan’lı şair Halil Cibran’a kavuşturur bizi… Hala Ortadoğunun kaderi değişmemiştir. Lübnan bugün de tıpkı yüz yıl öncesinde olduğu gibi paramparçadır… Değişen tek şey, karın deşen bıçakların yerini İsrail’in SİHA’ları almıştır:
“…
Yenilgi, yenilgim, benim ölmez cesaretim
sen ve ben fırtınada birlikte güleceğiz;
ve biz ikimiz, derin mezarlar kazacağız
içimizde ölmekte olanlara;
ve tutunacağız, tüm gücümüzle,
güneşin karşısında;
ve de tehlikeli olacağız…”
h.cibran
Halil Cibran Sokak önce Şadan Gökovalı Caddesine kavuşturacak bizi. Caddeden, bir yanımıza kocaman okaliptusları, öte yanımıza yasemin kokan bahçeleri alarak “hiç değilse bir günlüğüne doysunlar / bir günlük de olsa öğrensin dünya arkadaşlığı” dileğiyle dünyayı çocuklara vermek isteyen Nazım Hikmet Sokağa varacağız. Memleketine varamayan yolcunun “beni bekleme kaptan” diyen hüzün dolu şarkısı, kulağımızdan belki de hiç gitmeyecek… 
Arkamızda yine Filistinli bir devrimci şair'in adı "Mahmut Derviş Sokak... ve tekrar Bre(c)ht’in sokağına vardığımızda, Bre(c)ht, savaşların nedenlerini ve en çok zarar görenlerini yeniden haykıracak kulaklarımıza:
“…
Bu gelen savaş ilk değil
Çok savaş oldu bundan önce.
Bittiği gün en son savaş
bir yanda yenilenler vardı gene,
bir yanda yenenler vardı.
Yenilenlerin yanında
kırılıyordu halk açlıktan.
Yenenlerin yanında
halk açlıktan kırılıyordu…”
b.brecht
Ortadoğu'da çok uzun süredir kan durmuyor... Gazze'de onbinlerce insan öldü, çocuklar aç. Sadece Gazze mi, Lübnan'a da sıçradı İsrail'in saldırısı... yanıbaşımızda Suriye karıştı... Suriye de paramparça…
Ne diyor, Ümit Kıvanç yazısında: “Kabullenememe, haysiyet meselesi. İtiraz, direniş, haysiyet meselesi. Başkasının başına iş gelirken umursama-umursamama haysiyet meselesi.” (bkz: https://www.gazeteduvar.com.tr/umut-yoksa-ne-var-makale-1737437)
Ayın 14’ünde, önümüzdeki cumartesi, saat 16.00’da datça-dayanışma ilk sohbet toplantısını yapıyor, Datça Pir Sultan Abdal Kültür Derneğinde… Gazete Duvar’dan Kavel Alpaslan ve Bianet’ten Diyar Saraçoğlu ile Ortadoğu’yu, Lübnan’ı, Gazze’yi, Suriye’yi, Siyonizmi, bölgede haysiyetli bir barışı konuşacağız… Bekleriz…
Daha ne sokaklar var Datça'da, barışı şiirlerle şarkılarla çağıran şairlere kucak açan...
Barış Hemen Şimdi…
Bitirirken Datça’nın şiir dolu sokaklarından DatçaGündem’de de yayınladığımız videolardan birini de burada yeniden paylaşayım: https://vimeo.com/526540872
;){kind=link}
Yorumlar (0)