Datça’da 2021 Tüm Emekliler Sendikası

“Ucube emeklilik sistemi daha da adaletsiz hale geliyor. 2024 yılının ikinci yarısında emekli olanlar 2025 yılında emekli olacaklardan yaklaşık yüzde 30 daha fazla aylık alacak. Aynı şartlara sahip emekliler arasında uçurum artacak. Ancak hükümet bu sorunları çözmek yerine emekliye bedava şezlong ve şemsiye müjdesiyle meşgul!"

Datça’da 2021 Tüm Emekliler Sendikası

Datça’da emeklilerin yoğun olarak yaşadığı bir ilçe olması, emeklilerin örgütlülük sorunu başta birkaç arkadaş olmak üzere sık sık üzerinde konuşulan konulardı. Emeklilerin sendikasını kurmak girişimlerinde bulunduğumuzda, bizlere destek verebilecek dayanışma ruhunun önemini iyi kavramış dostlarla tanıştık. Kuruluşumuz için birkaç derli toplu toplantıdan sonra netleşen durum karşısında 2021 Tüm Emekliler Sendikası’nı kurmak için gerekli girişim ve müracaatlarda bulunarak yaklaşık bir buçuk yıl önce sendikal faaliyetlere başladık.

Çalışmalarımız ve duyarlı emekli dostlarımızla yakın zamanda şubeleşerek yapılması gereken demokratik anlayışla çalışmalara başladık. Datça’daki STK , Partiler, Demokratik Kitle Örgütleriyle de her zaman temas ve dayanışma içinde olduk. Ortaya konan eylemliliklerde demokratik anlayışımız gereği yer almaya özen gösterdik. Sendikal çalışmalarımızı yönetimin aldığı karar doğrultusunda eyleme dökerek saha çalışmaları, anket çalışması, üye yapma stantları kurma, emekli maaşlarını, emeklilerin hak gasplarını protesto için alanlarda olduk.

Belediyeyle sendikamız için yer sorununu çözdük.

Datça’da 2021 Tüm Emekliler Sendikası

Bugün biz emeklilerin en yakıcı güncel sorunu nedir?

En güncel problemlerden biri iktidarın yeni emeklilik yasasıyla yeni emeklilerin başına gelecekleri en yakıcı biçimde Prof. Dr. Aziz Çelik aşağıdaki şekilde özetlemiş:

“Ucube emeklilik sistemi daha da adaletsiz hale geliyor. 2024 yılının ikinci yarısında emekli olanlar 2025 yılında emekli olacaklardan yaklaşık yüzde 30 daha fazla aylık alacak. Aynı şartlara sahip emekliler arasında uçurum artacak. Ancak hükümet bu sorunları çözmek yerine emekliye bedava şezlong ve şemsiye müjdesiyle meşgul!"

Bir süredir kamuoyunda “ne zaman emekli olmalı” tartışması yapılıyor. Emekliliği hak edenler açısından 2024 yılında emekli olmanın 2025 yılında emekli olmaya göre ciddi biçimde avantajlı olduğu belirtiliyor.

Hayatı boyunca primini ödeyen işçi ve Bağ-Kur emeklileri için gözle görülür bir adaletsizlik göze çarpıyor:
Emekliliği hak eden ve aynı şartlara sahip iki işçiden biri 2024’ün ikinci yarısında diğeri 2025’in ilk yarısında emekli olduklarında aralarındaki yaşlılık aylığı farkı yüzde 30 civarında olacak! Bu fark daha sonra da korunacak büyük bir fark. O yüzden emekliliği hak edenler için 2025’i beklemeden emeklilik başvurusu yapmak yararlı olacak.  Esas olarak işçi ve Bağ-Kur emeklilerini kapsıyor. Ekim 2008 öncesi memuriyete girenler eski sisteme göre emekli oluyor.

Aylıklar nasıl hesaplanıyor?

"Bilindiği gibi 5510 sayılı Kanun ile yaşlılık aylığı bağlama sistemi köklü biçimde değişti. Yasanın 29. maddesine göre işçi ve kendi hesabına çalışan sigortalılar ile Kanun’un yürürlüğe girdiği tarihten sonra (Ekim 2008) ilk defa sigortalı olarak çalışmaya başlayan memurların yaşlılık aylığı, ortalama aylık kazancı ile aylık bağlama oranının çarpımı sonucunda bulunan tutardır. Dolayısıyla yasaya göre karşımıza iki önemli unsur çıkıyor: Ortalama Aylık Kazanç ve Aylık Bağlama Oranı (ABO).

5510 sayılı Kanun’a göre güncelleme katsayısı her yılın aralık ayına göre Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan en son temel yıllı tüketici fiyatları genel endeksindeki (TÜFE) değişim oranının yüzde 100’ü ile sabit fiyatlarla gayri safi yurtiçi hasıla gelişme hızının yüzde 30’unun toplamına (1) tam sayısının ilâve edilmesi sonucunda bulunan değeri ifade eder. 2008 öncesinde büyümenin yüzde 100’ü hesaba katılıyordu. AKP bunu yüzde 30’a indirdi.
Bir güncelleme katsayısı örneği verelim: İlgili yılda enflasyon yüzde 50 ve büyüme yüzde 5 gerçekleşirse güncelleme katsayısı 1,515 olur (% 50 TÜFE + % 1,5 büyüme = % 51,5. Buna 1 tamsayısını eklersek güncelleme çarpanı-katsayısı, 1,515 olur.

Her yılın pirime esas kazancı ile o yılın güncelleme katsayısı çarpılarak prime esas kazancın güncel değeri bulunur. Bu işlem her yılın prime esas kazancından başlayarak günümüze kadar getirilir ve böylece güncellenmiş toplam pirime esas kazanç bulunur. Bulunan güncellenmiş prime esas kazanç toplam prim gün sayısına bölünür (örneğin 9 bin gün). Ardından bu miktar 30 ile çarpılarak güncel prime esas aylık kazanç bulunmuş olur. Sonra da güncel prime esas aylık kazanç hak edilen aylık bağlama oranı (yüzde 50, yüzde 60) ile çarpılarak emekli aylığı hesaplanıyor.

Bu karmaşık aylık hesaplama sistemini şöyle özetlemek mümkün:

Geçmiş Prime Esas Kazançlar  x  Güncelleme Katsayısı = Güncel Pirime Esas Toplam Kazanç

Güncel Ortalama Aylık Kazanç  x  Aylık Bağlama Oranı (ABO) = Aylık Tutarı’nı vermekte…"

Teşekkürler aziz çelik

Yorumlar (0)

Bu içerik ile henüz yorum yazılmamış

İlginizi Çekebilir