Emperyalizmin Yeni Oyuncağı Ahmet eş-Şera
ABD, silahlı muhalif çetelerin Esad’ı mümkün olduğu kadar yıpratmalarını, Türkiye ve Katar gibi ülkeler üzerinden sürdürdü. Esad’ın gitmesi üzerine bir kumara oturmuş gözüken Erdoğan hükümeti, uluslararası dengeleri zorlamak pahasına Esat’ın iktidardan indirilmesine kendini adadı ve her gün işledikleri savaş suçlarına bir yenisini ekleyen muhalifleri koşulsuz ve sınırsız destekleme arzusuna teslim oldu. Esad’ın yıpranmasının getirecekleri yanında El Kaide ve uzantısı radikal dinci örgütlerin bölgede mevzilenmesinin götüreceklerinin ağır basması, bir noktadan sonrasında ABD için bölgede kargaşa yerine yönetilebilirliği daha öncelikli bir problem haline dönüştürdü. 14 yıl süren Suriye iç savaşı sürecinde Ekonominin çökmesi ve halkın yoksullaşması Esad rejimini yıpratmaya yetmişti.
El-Kaide’den kopan cihatcıların şemsiye örgütü Heyet Tahrir eş-Şam (HTŞ) örgütünün Esad yönetimini devirerek Şam ve diğer kentlerde hakimiyet kurması, ülkenin en batısında Alevi nüfusun yoğunlaştığı Lazkiye'de korku ve belirsizliğin hakim olmasını beraberinde getirdi. İslamcı grup HTŞ tüm mezheplere saygı göstreceği söylemini öne çıkarsada gelen haberlerde hiç de öyle olmadığı görülüyor. Alevi olan, Arap Yazarlar Birliği üyesi şair Dr. Rasha Al-Ali, HTŞ tarafından kaçırılarak katledildi. Suriye nufusunun yüzde 10’nu oluşturan Alevilerin yaşadığı Lazkiye ve Tartus şehirlerinde ve kırsalında silahlı selefi çeteleri tarfından ev baskınları yapılarak alevi insanlar öldürülüyor,göz altına alınarak kaybediliyor ve evler yağmalanarak gasp ediliyor.
HTŞ Lazkiye, Tartus, Humus, Halep ve Hama kentlerinin kırsal bölgelerindeki saldırıların kendileri tarafından yapılmadığını söylesede yerel halk saldırı yapanların HTŞ ile aynı arabaları, üniformaları ve silahları kullananların saldırıları gerçekleştirdiğini söylüyor.
Londra merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlem Evi, Alevi vatandaşların yaşadığı Hama’nın kırsalındaki Arze köyünde 10 vatandaşın öldürüldüğünü duyurarak, öldürülenler arasında bir çocuk ve yaşlı bir kadının olduğunu belirtti. Gözlem Evi Başkanı Rami Abdülrahman, silahlı kişilerin “Sünni Müslümanlar” olduğunu, saldırının “mezhepsel cinayetlerin tüm özelliklerini taşıdığını” söyledi
Alevilerin ve diğer azınlıkların yaşadığı bölgelerdeki halk, cihatcı sünni çetelerin açık hedefi olarak korku içinde yaşamakta.
Suriye’de Esad rejiminin devrilmesinden kısa bir süre sonra bölge ve Avrupa ülkeleri yeni yönetimin lideri Ahmed eş- Şera ile bir araya gelerek temasa geçmekte vakit kaybetmediler. Yakın bir zamanda bunlara Rusya’da eklendi. Rusya’nın Suriye’deki askeri varlığı/üsleri durumu hakkında görüşmelerin devam etmesi konusunda bir görüşme yapıldığı yapılan açıklamalardan anlaşılıyor.
Suriye’de HŞT çatısı altında toplanan cihatci silahlı gruplar tarafından 24 Ocak 2025 tarihinde kapalı kapılar ardında Şam’da düzenlenen “Zafer Konferansında” İslamcı militan örgüt Heyet Tahrir eş-Şam'ın (HTŞ) lideri Ahmed eş-Şera (Colani), geçiş döneminin hükümet başkanı ilan edildi. Konferans sonrasında yapılan açıklamada, Ahmet eş-Şera'nın geçiş döneminde Suriye Arap Cumhuriyeti'nin başkanı olarak görev yapacağı ve ülkeyi tüm uluslararası etkinliklerde temsil edeceği kaydedildi. 2012 anayasası ile meclisin feshedildiğini ve geçici bir yasama konseyi kurulduğunu da duyurdu.
HTŞ lideri Ahmet eş-Şera (Colani)’nin Şam’ı ele geçirmesi ve Esad’ın Suriye’yi terk ederek reşimin düşmesi sonucunda, Suriye’deki 14 siyasi parti bir bildiri yayınlayarak yeni düzenin kuruluş sürecine dahil olma taleplerini dile getirmişlerdi. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyince 18 Aralık 2015'te kabul edilen, Suriye'deki iç savaşı sona erdirmeye yönelik 2254 sayılı BM Güvenlik Konseyi Kararlarının “ateşkes ve şiddetin sonlandırılması, siyasal geçiş süreci, insani yardımlar, BM Genel Sekreteri ve Özel Temsilcisi'nin, geçiş süreci görüşmelerinin kolaylaştırılması ve siyasi geçiş sürecinin desteklenmesi için aktif rol alması” uygulanmasını istemişlerdi.
Colani Parlamento ve Orduyu Fesh Etti
İnsanlığa karşı sayısız suçlar işlemiş Ahmet eş-Şera (Colani) kendisini geçiş hükümeti başkanı ilan etmesinden sonra, Parlamento ve orduyu fesh etti. Baas Partisi ile birlikte, bu partinin müttefiklerinden oluşan Ulusal İlerici Cephe’yi oluşturan partilerin de kapatıldığı açıklandı. Bu partiler arasında Suriye Komünist Partisi ile Suriye Komünist Partisi (Birleşik) de bulunuyor. Söz konusu yasaklamalarla birlikte halkın demokratik beklentileri görmezden gelindiği anlaşılıyor. Suriye yeni yönetiminin almış olduğu kararlar ile muhalefetin bastırılacağı ve anti demokratik yeni uygulamaların geleceği anlaşılıyor.Halbu ki Colani’nin ne kadar değiştiği, akılcı olduğu övgüleri yapılıyordu. Colani Suriyenin farklı kesimlerini bir araya getirecek büyük bir ulusal kongre düzenleyecek bu kongre kurucu bir irade yerine geçecek buradan bir geçiş yönetimi çıkacak HTŞ fiili iktidarı 1 Mart 2025 tarihi itibariyle bu yeni organa devredecek. Yeni anayasa yazılacak ülke seçime gidecek özlenen çoğulcu demogratik Suriye’ye kavuşulacağını bir çok muhalif kesim bekliyordu. Bu beklenti cihatci örgüt olan HTŞ’den beklemek tabiki gerçekçi değildi. Colani’nin yeni anayasanın hazırlanma sürecinin dört yılı bulacağını söylemesi ve bu süreçte islami inşa sürecini gerçekleştirmesi Colani için yeterli olacaktır. Suriye’nin yeniden inşa sürecini Sudi Arabistan ve Suriye’deki cihatcı örgütlerin finansörü olan Katar gibi ülkelerin desteğini alarak yapmaya çalışacaktır.
Kendisini Suriye Devlet Başkanı ilan eden HTŞ lideri Ahmet eş-Şera (Colani)’yi ilk ziyaret eden Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamed Al Thani oldu. HTŞ, hâlâ birçok ülkenin ve Birleşmiş Milletlerin terör listesinde bulunuyor.
Colani, ilk yurtdışı ziyaretini 2 Şubat’ta Suudi Arabistan'a gerçekleştirdi. Colani ikinci ziyaretini Türkiye’ye yaptı. Türkiye, 2018'de Tahrir el-Şam'ı (HTŞ) terör örgütü olarak tanımlamasına rağmen eş-Şera (Colani) resmi ziyaret için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın davetlisi olarak 4 Şubat’da Türkiye’ye geldi. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde basına kapalı gerçekleşen ikili görüşmenin ardından Tayyip Erdoğan yaptığı açıklamada "Bu süreçte Arap ve İslam dünyasının yeni yönetime ve Suriye halkına gereken maddi ve manevi desteği sağlaması çok ama çok önemlidir. Ticaretten sivil havacılığa, enerjiden sağlık ve eğitime kadar tüm alanlarda ilişkilerimizi çok boyutlu bir şekilde ilerletiyoruz" ifadelerini kullandı.
Suriye Devlet Başkanı Ahmet eş-Şera (Colani), görüşme sonrası "İlişkileri derin bir stratejik işbirliğine dönüştürme arzusundayız" açıklamasında bulundu.
Colani Alevi Dernekleri Tarafından Protesto Edildi
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile eş-Şera (Colani) görüşmesi öncesinde Alevi demokratik kitle örgütleri ortak bir açıklama yaparak eş-Şera’yı protesto etti. Yapılan açıklamada; “Aralarında Türkiye'nin de bulunduğu Dünya'da birçok ülkenin terörist ilan ettiği Colani katildir, teröristtir.
Yargılanması gerekirken onu protokolde karşılamak işlediği suçları aklamaktır.
Onun taktığı kravat elindeki kanı kapatamaz. O, Suriye'de on binlerce Ezidi, Kürt, Hristiyan ve Alevi'nin katilidir. Colani Suriye halklarının katliamından sorumludur. Milyonlarca insanın yerinden yurdundan edilmesinden sorumludur." denildi.
On binlerce insanın katili olan, eş-Şera’yı terörist ilan eden ülkeler yaşananları yok sayarak yalnızca bir katili değil bir anlayışı da meşrulaştırma çabası içine girmişlerdir.
Suriye’de eş-Şera ile tek adam rejimi meşrulaştırılırken, yeni anayasanın hazırlanma sürecinde Kürtler, Aleviler ve Dürziler sürece nasıl dahil olacakları belirsizliğini korumaktadır.
Yorumlar (0)