Kızlan Mahallesi, 432 ada, 7, 8, 9 ve 10 numaralı parsellerle (Billurkent karşısında eski 4641 ve 4955 no’lu parseller) ilgili 6 Mayıs 2025’de askıya çıkarılan 1/25000 ölçekli plan değişikliği ile 1/5000 ve 1/1000 ölçekli Nazım ve Uygulama İmar Planlarına Datça Belediyesi’nin İdare Mahkemesinde açtığı dava sürüyor. Vilayet marifetiyle (mahkeme eliyle görevlendirilmiş uzman bilirkişilerin de belirttiği yaşamsal sakıncalara rağmen), imar planı üzerinde sadece bu parseller için birden çok kez aynı parseller için mevzi imar planı tadilat izni çıkarılmış ve parseller üzerinde içinde ibadethane, turizm konaklama ve ticaret merkezi inşaatına başlanmış ve uyarılara rağmen de durdurulmamıştı.
Bilindiği gibi bu parsellerle ilgili Datça Belediyesi 2022’de mahkemeye başvurmuş. Mahkeme görevlendirdiği bilirkişi raporuna dayanarak inşaatın durdurulmasına karar vermiş ve belediye de ruhsatları iptal etmişti. Ancak inşaat, Valilik ya da Kaymakamlık tarafından durdurulmamış. İnşaat sahipleri Datçalıların tepkilerine rağmen inşaatı devam ettirmişti. Mahkeme kararına rağmen İl Müdürlüğü ikinci kez Plan Tadilatına giderek belediyenin ruhsat iptalinden vazgeçmesi için bir nevi belediyeye baskı yapmış ve belediye ruhsat iptalinden vazgeçerek, tekrar 2025 Temmuzunda yürütmenin durdurulması için dava açmak zorunda bıraktırılmıştı. Datçalılar ve Muğla Çevre ve Ekoloji Politikaları Derneği MUÇEP’de Belediye yanında müdahil olmak istemişti. MUÇEP’in Belediye yanında müdahale dilekçesi ise “Yüce Mahkeme” tarafından uygun görülmedi! Mahkeme, aralarında Datça’da yerleşik yurttaşların da bulunmasına rağmen müdahil olmak isteyenlerin müdahale dilekçesini uygun görmemişti! Konu hakkındaki bilirkişilerin görüşlerini de yansıtan önceki habere https://dayanisma-datca.org/bir-mevzi-imar-plani-faciasi-daha/ linkinden ulaşabilirsiniz…
Şu anda Kızlan’da göz göre göre bir ADALETSİZLİK yaşanıyor. Mahkeme sürerken, muvazaalı duruma rağmen, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü marifetiyle merkezi iktidardan da cesaret alınarak hızla inşaat bitirilmeye çalışılıyor, oldu bittiye getirilmeye çalışılıyor..
İnşaat şimdi Datça Marmaris Karayoluna da sıçradı. İnşaat Şirketi, Karayolunu keserek yol üzerinde altyapı çalışması yapıyor! İnşaat alanında Karayolları Müdürlüğünün herhangi bir bilgilendirme tabelası yok ve bilgi alınamazken Karayolunun araçlarının kullanıldığı bilgileri de edinildi…
Görüştüğümüz Datçalılar, süreç boyunca birçok şikayette bulunduklarını, şikayetlerinin dikkate alınmadığını ve yapılanların gayri hukuki ve gayri ahlaki olduğunu söyleyerek itiraz ediyor.
Hatırlatmak için Datçalılar, daha önce aşağıdaki itirazlarını Kaymakamlığa ve Vilayete verdikleri dilekçelerle de bildirmişlerdi... Dilekçelerde dillendirilen itirazlardan biri şöyleydi:
Bilindiği gibi tümüyle ÖÇKB ilan edilmiş olan Datça 1/25bin ölçekli Çevre Düzeni Planı ile korunmaktadır. ÇDP ile yarımadanın henüz yapılaşmamış, doğal kalmış alanlarını - doğal kalmış özelliklerini korumak yaşatmak gerekirken; bu plan değişikliği henüz yapılaşmamış ve korunması gereken (özellikle kuzey) bölgelere yapılaşma baskısını artıracaktır. Öneri Nazım İmar Planı ve Uygulama İmar Planı, plan yapmanın temel aşamaları konusunda da özensizdir. Halihazır bir harita üzerine çiziktirilmiştir. Ancak o haritalar, gerçek mevcut durumları yansıtmamaktadır. Dolayısıyla önerilen bir plan değişikliği bile değildir. Çünkü PLAN değildir, bu devlet ciddiyetiyle, şehircilik etiği ile bağdaşmamaktadır. Kaldı ki seçilen alan, Datça için kritik ölçüde tarımsal olarak da korunması gereken bir yerdedir. Son olarak böyle parsel bazında mevzii imar planı değişiklikleri çok istisnai teknik durumlar haricinde uygulanması, kamu yararı gözetilmeden, mülk sahibine adrese teslim imar planı mı yapılıyor sorularını da beraberinde getirmektedir? İdareniz bu soruların muhatabı olmamak için, bu mevzii plan tadilatından hemen vazgeçmelidir.
Yani askıya çıkarılmış planlar, gerek geçirdiği süreçler itibariyle, gerek planlama hukuku, şehircilik ilke ve esaslarına uygun olmadığının mahkemelerce tescil edilmesi itibariyle, gerek zorbaca, suç işleyerek, mühür kırılarak inşa edilmiş kaçak yapıları meşrulaştırması itibariyle, gerek üst planların temel kararlarını parsel bazında ihlal etmesi, çok kötü emsaller oluşturması itibarıyla, Datça Yarımadasında yaratacağı tahribatı ihtimal olmaktan çıkarıp fiilen ortaya koyması itibarıyla, Datça Yarımadasının ölüm fermanını hazırlayacak bir ilk adım niteliğindedir. Bu nedenle askıdaki planların onay sürecinin durdurulmasını, talep sahiplerine iadesini ve sürecin sonlandırılmasını İdarenizden talep ediyorum.
;){kind=link}
Yorumlar (0)