Özel Çevre Koruma Bölgesinde 154 kV’lik Bir Hat Daha

Sonuç olarak, bu HKT’ye de katılan ve Datça-Bozburun Özel Çevre Koruma Bölgesinde yaşamakta olan Datçalılar soruyor: yaşam alanlarımız korunması gereken doğal varlıklar mıdır, yoksa tüketilmesi gereken doğal hammadde kaynakları mıdır?

Özel Çevre Koruma Bölgesinde 154 kV’lik Bir Hat Daha

154 kV’lık Datça-Martmaris Arası Elektrik İletim Hattı için 21 Ağustosta Marmaris’te Halkın Katılım Toplantısı (HKT) yapıldı. Armutalan Çok Amaçlı Salonunda yapılan HKT'de,  yirmiye yakın katılımcı vardı. Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünden yetkililerin düzenlediği HKT’de masanın öteki tarafında, Enerji Bakanlığı ve TEİAŞ’tan yetkililer de bulunmaktaydı. Toplantıda bilgilendirme raporunu ELTEM firmasından bir yetkili okudu.

MUÇEP Datça Meclisinde konu bir-iki kez koordinasyon toplantılarında konuşulmuş, değerlendirilmişti. ÇED raporunu okuyan arkadaşlar, konu hakkında meclise ve koordinasyon grubuna bilgi de vermiş. HKT’ye kalabalık katılım için çağrılara da çıkılmıştı. Konu hakkında bilgi almak üzere, Elektrik Mühendisleri Odası ile iletişime geçilmiş, daha detaylı bilgi toplanmaya da çalışılmıştı.

 Özel Çevre Koruma Bölgesinde 154 kV’lik Bir Hat Daha

Marmariste yapılan toplantıda katılanların ikisi Marmaris’ten, ikisi Datça’dan olmak üzere salonda dört MUÇEP’li hazır bulundu. Konu hakkında en çok konuşan, ÖÇK Bölgesine dönük itirazları dillendiren ve soru soranlar da MUÇEP’liler oldu.

Halkın Katılımı Toplantısına katılan arkadaşlarımızın aktardıklarına göre:
Elektrik Mühendisleri Odası temsilciliği ile hattın yarar ve zararları konusunda bilgi almak için ön görüşme yaptıklarını anlattılar. Yapılan görüşmede, EMO temsilcisinin yapılacak hat hakkında önceden bilgisinin olmadığını… Konu hakkında EMO temsilcisine ÇED Raporu gönderildikten sonra görüşü istenildiğinde de iletim hattının olası zararlı etkileri hakkında görüş bildirmediği ve nitekim Halkın Katılımı Toplantısına katılmadığı bilgisi de alındı.  Sadece Elektrik Mühendisleri Odası değil, HKT için bilgi notu gönderilen diğer uzmanlık kuruluşlarının, yerel örgütlerin ve belediyelerin de konuyla pek ilgilenmediklerini de burada not olarak düşmek lazım…

Toplantı boyunca İletim Hattı konusunda en temel itiraz,  yine MUÇEP’lilerden geldi: MUÇEP’liler son orman yangınlarında bizzat Orman Bakanlığı yetkililerinin söylediğine işaret ederek,  ormanlık alanlarda yangınlara elektrik hatlarının neden olduğunu aktardılar. Orman yangınlarına sebep olmalarının ötesinde elektrik hatlarının, yapım aşamasında ve nakil aşamasındaki doğal hayata verdiği zararları da anlattılar. Asıl önemlisi ise: Datça-Bozburun yarımadalarının korunması gereken kültürel ve doğal özellikleri dolayısıyla gelecek kuşaklara miras bırakılması için bizzat devletin ilgili birimlerince, tamamıyla Özel Çevre Koruma Bölgesi ilan ettiğini ve bu yarımadalar içinde çok büyük alanların kesin ya da nitelikli koruma alanları olarak da belirlendiğini hatırlattılar… Bu alanlar içinde yer alacak bir iletim hattına daha izin verilmemesi gerektiğini vurguladılar.  Bu tür insan faaliyetlerinin korunması gereken bu alanlara zarar vereceğine işaret ettiler. Ve özellikle bu Halkın Katılımı Toplantısını düzenleyen Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yetkililerinin bizzat bu uygulamalara izin vermemesi gerektiğini ifade ettiler.  

Toplantıda, eski hattın yetersiz kaldığı, bakım ve bir sorun olduğunda onarımlarında güçlükler yaşandığı anlatıldı ve yeni hattın mevcut hat boyunca ve yakınında yapılacağı, eski hattın kullanıma devam ettirileceği de öğrenildi. Ancak eski ve yeni hatların hangi popülasyonlar için ve bir plan dahilinde  yapılıp yapılmadığı soruları, yetkililer tarafından karşılıksız bırakıldı.

MUÇEP’lilerin temel endişelerinden biri de: bu nakil hatlarının sadece Datça’ya elektrik getirmeyeceği, aynı zamanda Datça’da üretilecek elektriğin de geri basılması için kullanılacağına  dair kaygılar vardı. Toplantıda MUÇEP’lilerin bu endişelerinde haklı olduğu da ortaya çıktı. Yakın zaman içinde korunması gereken sit alanları olarak ilan edilen Datça’da enerji üretimi için yeni rüzgar ya da güneş enerjisi yatırımlarının çoğalacağı öngörüsü de bir anlamda kesinleşmiş oldu.

Son olarak Datça’da bir planlanmış hat, eski hattın paralelinde kurulacak ve eski hat devam edecek. Eski hattın neden yetersiz kaldığı, yeni hat için hangi nüfus projeksiyonu kullanıldığı sorularına yetkilerce net bir cevap verilmediği de paylaşıldı. Bir saatlik elektrik kesintisinin maliyetinin çok yüksek olduğu iddiası ile devletin yedekleme ihtiyacı duyduğu anlatıldı. Kullanılan ifadelerden mevcut hattın Marmaris-Datça hat olduğunu, yeni hattı Datça-Marmaris hattı olarak adlandırıldığını, isimden de anlaşılabileceği üzere yeni hattın Datça yarımadasında üretilmesi öngörülen elektriği Marmaris’e  (enterkonnekte sisteme) iletmek için planlandığı da yetkililerden öğrenildi. Böylece yakın tarihte yeni RES – GES projelerin Datçalıları beklediği de kolaylıkla söylnebilir.

HKT’ye katılan MUÇEP Gönüllüsü Serdar Otrav, Datça’da özelleştirmeler nedeniyle uzun bir süredir Elektrik Enerjisinde yaşanan sıkıntıları da yetkililerle paylaştıı ve Datça’da elektriğin iletimi ve dağıtımının da kamulaştırılması için bir kampanya yapıldığını söyleyerek, imza kampanyasına konu edilen metni de yetkililerle iletti.

Sonuç olarak, bu HKT’ye de katılan ve bir Özel Çevre Koruma Bölgesinde yaşamakta olan Datçalılar soruyor: yaşam alanlarımız korunması gereken doğal varlıklar mıdır yoksa tüketilmesi gereken doğal hammadde kaynakları mı?

Katkıları dolayısıyla sayın Renate Ömeroğulları, Halime Şaman ve Serdar Otrav'a teşekkür ederiz...

Haber ibo.a.bo

Yorumlar (0)

Bu içerik ile henüz yorum yazılmamış