Yargıtay’dan Emekliye Darbe

17 Temmuz 2025 tarihli ve 32958 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı ile, emekli maaşlarına ilişkin tüketici kredisi borçlarının tahsilinde uygulanabilecek bloke işlemleri konusundaki uygulama farklılıkları giderilmiştir. Karara göre, tüketicinin açık ve yazılı talimatı bulunması halinde, bankanın emekli maaşının yatırıldığı hesaptan kredi borcunu mahsup etmesi ve bloke uygulaması hukuka uygun kabul edilecektir.

Yargıtay’dan Emekliye Darbe

Yargıtay’dan Emekliye Darbe

AKP Siyasal iktidarının 2008'de yaptığı yasal değişiklikle, emeklilerin büyümeden aldığı pay sınırlandırıldı, aylık bağlama oranı düşürüldü ve uzun çalışmanın etkisinin azaltılması sonucu emekli maaşlarının alım gücü yıllar içinde eridi. Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) rakamlarına göre 2025 yılının ilk altı ayında enflasyon yüzde 16,67 olarak gerçekleşti. Enflasyon verilerine göre Memur ve emeklilerin yılın ikinci yarısında alacağı en düşük emekli aylığı14 bin 469 liradan 16 bin 881 liraya yükseltildi.

DİSK/Birleşik Metal-İş Sınıf Araştırmaları Merkezi (BİSAM), Haziran 2025 dönemi için açlık sınırı 25 bin 811 iken yoksulluk sınırı 89 bin 282  lira olarak açıkladı. Milyonlarca emekli açlık sınırının altında kalan maaşla yaşamaya çalışıyor. Sefalet ücretine mahkum edilen emekli bankalara borçlanmadan geçinemiyor. Türkiye Bankalar Birliği’ne göre, bireysel kredi borcu bulunan kişi sayısı 41,3 milyona ulaşmış durumda.

 

Yargıtay Kararı ile Bankalardan Kredi Kullanan Emeklinin Maaşına Bloke Konulabilecek

17 Temmuz 2025 tarihli ve 32958 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı ile, emekli maaşlarına ilişkin tüketici kredisi borçlarının tahsilinde uygulanabilecek bloke işlemleri konusundaki uygulama farklılıkları giderilmiştir. Karara göre, tüketicinin açık ve yazılı talimatı bulunması halinde, bankanın emekli maaşının yatırıldığı hesaptan kredi borcunu mahsup etmesi ve bloke uygulaması hukuka uygun kabul edilecektir.

Karar, bankaların tüketici kredisi alacakları için emekli maaşlarına doğrudan müdahale etme yetkisini genişletirken, emeklilerin sosyal güvenlik haklarını koruma endişelerini de artırdı. Yıllarca çalışıp pirim ödeyerek emekli olanların maaşları haciz edilemeyeceği yasalarla güvence altına alınmıştır. Ancak Yargıtay'ın bu kararı ile emekliler maaşlarını kaybetmeyle karşı karşıya bırakılmıştır.

 

Emekli Maaşı 5510 Sayılı Kanun ile Yasal Güvenceye Alınmıştır

5510 sayılı Kanun öncesinde yürürlükte olan 506 Sayılı Kanunun (SSK) 121. maddesinin 1. fıkrasında; “Bu kanun gereğince bağlanacak gelir veya aylıklar ve sağlanacak yardımlar, nafaka borçları ve bu kanunun 80’inci maddesine göre takip ve tahsili gereken alacaklar dışında haciz veya başkasına devir ve temlik edilemez.” hükmü ve 1479 Sayılı Kanun’un (BAĞ-KUR) 67/1. maddesinde; “Bu Kanun gereğince bağlanacak aylıklar, nafaka borçları dışında, haciz veya başkasına devir ve temlik edilemez.” hükmü yer aldığından 5510 sayılı Kanun öncesi hükümlere göre emekli olanların da emekli maaşları haczedilemez. 

5510 sayılı Kanununun 93. maddesi “Bu Kanun gereğince sigortalılar ve hak sahiplerinin gelir, aylık ve ödenekleri, sağlık hizmeti sunucularının genel sağlık sigortası hükümlerinin uygulanması sonucu Kurum nezdinde doğan alacakları, devir ve temlik edilemez

5510 Sayılı Kanunla emekli aylığı güvence altına alırken, Yargıtay'ın kararı ile emeklinin yasal hakkı yok sayılarak güvencesiz hale getiriliyor. Bu Karar, zaten geçinemeyen milyonlarca emekliyi daha da yoksullaştıracak. Düşük maaşla yaşam mücadelesi veren emeklinin elindeki son gelir kaynağı da bu şekilde “borç teminatı”na dönüşecek.

Yargıtay’ın kararı ile emeklinin ekonomik yıkımı daha da derinleşecek. Bankalara borcunu ödeyemeyen emekli emekli aylığını kaybetmekle karşı karşıya kalacak.

Yorumlar (0)

Bu içerik ile henüz yorum yazılmamış