Kamu Emekçileri İş Bıraktı

Alanda toplanan yurttaşlar, Eğitim-Sen ve Tüm Bel-Sen temsilcilerinin basın açıklamasını sık sık attıkları sloganlarla desteklediler. Eğitim-Sen sözcüsü “insanca bir yaşam için iş bırakıyor, Sefalet Zammını değil, emeğimizin karşılığını istiyoruz! Bugün emeğimizin değersizleştirilmesine yaşam şartlarımızın ağırlaştırılmasına, yoksullaştırılmamıza ve insanca yaşam hakkımızın hiçe sayılmasına karşı ülkemizin her köşesinde alanlardayız... diyerek konuşmasına başladı... Devamında, Tüm Bel-Sen sözcüsü ile birlikte basın açıklamasını okudu...

Kamu Emekçileri İş Bıraktı

Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Hürriyetçi Sendikalar Konfederasyonu (Hür-Sen),  Birleşik Kamu İş, Bağımsız Kamu Görevlileri Sendikaları (BASK), Askeri İşyerlerinde Görevli Kamu Çalışanları (Asim Sen) sendikalarında örgütlü Kamu Çalışanları, bugün (13.01.2025) 81 ilde "sefalet zammını kabul etmiyoruz" diyerek iş bırakma eylemi yaptı. 

Kamu Emekçileri İş Bıraktı

Datça'da da KESK'te örgütlü Eğitim-Senli eğitimciler ile Tüm Bel-Senli belediye çalışanları ile birlikte Datça Demokrasi Platformu, Muğla Çevre Platformu, Tüm Emekli-Sen'in de çağrısı ve CHP, DEM Parti, EMEP, SOL Parti, TİP ve TÖP dahil siyasi partilerin, derneklerin, platformların desteği le Datçalı kalabalık bir yurttaş topluluğu saat 13.30'da şiddetli yağışa rağmen Berkin Elvan Yontusu önünden Cumhuriyet Meydanına yürümek üzere toplandı.   

Kamu Emekçileri İş Bıraktı

Yürüyüş öncesi  Tüm Emekli-Sen temsilcisi de kısa bir açıklama yaparak işçi emeklilerine reva görülen %15.75’lik zammın da insanca yaşamak için yeterli olmadığını ifade etti.

Toplantı alanında Eğitim-Sen,Tüm Bel-Sen ve Tüm Emekli Sen ile birlikte siyasi partiler CHP, Sol Parti, EMEP, Dem Parti ve çeşitli dernek ve platformlardan kalabalık bir yurttaş topluluğu  uzun bir kortej oluşturarak  Cumhuriyet Meydanına doğru yürüyüşe geçti. Yürüyüş esnasında “savaşa değil emekçiye bütçe”, “AKP halka hesap verecek”, “eşit işe eşit ücret”,”sefalet zammına hayır” sloganları eşliğinde Cumhuriyet Meydanına gelindi.

 Alanda biriken yurttaşlar, Eğitim-Sen ve Tüm Bel-Sen temsilcilerinin basın açıklamasını sık sık attıkları sloganlarla desteklediler. Eğitim-Sen sözcüsü  “insanca bir yaşam için iş bırakıyor, Sefalet Zammını değil, emeğimizin karşılığını istiyoruz! Bugün emeğimizin değersizleştirilmesine yaşam şartlarımızın ağırlaştırılmasına, yoksullaştırılmamıza ve insanca yaşam hakkımızın hiçe sayılmasına karşı ülkemizin her köşesinde alanlardayız... diyerek konuşmasına başladı... Devamında, Tüm Bel-Sen sözcüsü ile birlikte basın açıklamasını okudu:

 Yalanlarla Örülmüş Bu Sistemi Reddediyoruz

TÜİK’in açıkladığı %44,38’lik yıllık enflasyon oranı, çarşıda, pazarda yaşadığımız gerçeklerle asla bağdaşmamaktadır. Halkı yanıltan bu sahte rakamlarla bizleri sefalete mahkûm etmeye çalışanlara karşı susmayacağız! Yalanlarla örülmüş bu sistemi reddediyoruz ve emeğimizin onurunu korumak için mücadele bayrağını yükseltiyoruz! Kamu emekçilerinin maaşlarına %11,54 gibi trajikomik bir zam uygulamak, alın terimize ve emeğimize yapılmış büyük bir hakarettir. Üstelik bu hakaret yalnızca kamu emekçilerini değil, toplumun geniş kesimlerini de derinden yaralamaktadır. Ekonomik kriz nedeniyle her gün biraz daha ağırlaşan hayat koşulları, temel ihtiyaçlarımızı bile karşılayamayacak duruma gelmemize yol açmıştır. Açlık sınırında yaşamaya zorlanan milyonlar olarak, bu düzenin sürdürülemez olduğunu haykırıyoruz!

Bu kölelik düzeni ile hayatta kalmak mümkün değildir

Artık zamlar, sıradan bir haber olmaktan çıkıp emekçilerin günlük yaşamını alt üst eden bir gerçekliğe dönüşmüştür. Market raflarından temel ihtiyaçlara, faturaların her kaleminden ulaşım ücretlerine kadar her alandaki zamlar, emekçilerin cebine her gün biraz daha yük bindiriyor. Kamu emekçileri, maaşlarını hangi ihtiyaçlarına yetiştireceklerini şaşırırken, art arda gelen zamlarla mücadele etmek neredeyse imkânsız hale geldi. Ülkemizde kira artışları, artık vatandaşların barınma hakkını elinden alacak boyutlara ulaşmıştır. Ortalama konut kiraları asgari ücret düzeyine ulaşmış, kamu emekçileri kiralarını ödeyebilmek için adeta öğrenciler gibi ortak ev tutmaya mecbur bırakılmıştır. 2025 yılına, milyonlarca çalışanı ilgilendiren %30’luk asgari ücret zammı, memur emeklilerine reva görülen %11,54’lük sefalet artışı ve işçi emeklilerine verilen %15,75’lik zam ile girdik. Bu zamlar yurttaşlarımızın büyük bir çoğunluğunu açlığa mahkûm etmektedir. Bu kölelik düzeni ile hayatta kalmak mümkün değildir.

 Emekçi ve Emeklilere Yapılan Bu Boykot Çağrısı, Gerçekçi Değil

Cumhurbaşkanı'nın "fahiş fiyatlı ürünleri boykot edin" çağrısı, siyasi iktidarın halktan ne kadar kopuk olduğunu bir kez daha gözler önüne sermiştir. Emekçi ve emeklilere yapılan bu boykot çağrısı, bir avuç ayrıcalıklı azınlığın sokaktan, çarşıdan ve halkın gerçeklerinden tamamen uzaklaştığını açıkça göstermektedir. 2 Erdoğan’a soruyoruz: Elimizde bir simit, bir bardak çayla daha neyi boykot edelim? Elektrik faturasını mı? Çocukların eğitim masraflarını mı? Market reyonlarını mı? Ulaşımı mı?

Halkın yaşam mücadelesini görmezden gelen bu çağrılarla adeta dalga geçercesine yapılan açıklamaları kabul etmiyor ve sorumluları yaşam koşullarımızı iyileştirmek için sorumluluklarını yerine getirmeyenleri UYARIYORUZ!

Bu çelişkiyi asla KABUL ETMİYORUZ!

Halkın alın teriyle oluşturulan kamu kaynaklarının, halkın refahı yerine rant projelerine ve yandaş şirketlerin kasalarına akıtılması, emeği sermayeye kurban etmek demektir. Yandaş şirketlerin, kamu kaynaklarını talan edercesine sahiplenmesi ve üstüne üstlük vergi indirimi gibi ayrıcalıklar bekleyen bir yüzsüzlüğe bürünmesi artık sabır sınırlarını aşmıştır. Halk, yokluk içinde yaşam mücadelesi verirken, kaynakların bir avuç yandaşa peşkeş çekilmesine göz yummayacak ve bu talan düzeninin değişmesi için mücadeleye devam edeceğiz.

 ARTIK TÜKENDİK!

Bizleri yoksulluğa ve güvencesizliğe sürükleyen politikalara karşı güçlerimizi birleştiriyor, sesimizi yükseltiyoruz. Emeğimizin karşılığını almak, çocuklarımıza daha iyi bir gelecek bırakmak için bugün tüm işyerlerimizde iş bırakıyor ve siyasi iktidarı uyarıyoruz. Çünkü GEÇİNEMİYORUZ!

✓ Tüm emekçiler için insanca yaşanabilir bir ücret ve adil bir gelir dağılımı İSTİYORUZ!

 ✓ Eşit işe ; eşit ücret talep ediyoruz.

✓ Bu sefalet zam aldatmacasına karşı, en düşük memur maaşının acilen yoksulluk sınırının üzerine yani en az 79 Bin TL’ye çıkarılmasını talep ediyoruz.

 ✓ Başta metropoller olmak üzere barınma ihtiyacımızı imkansız hale getiren kira fiyatlarına karşı, siyasi değil nesnel verilere denk düşen kira yardımı talep ediyoruz

✓ Asgari ücretin, insan onuruna yaraşır bir ücret düzeyine çıkarılmasını talep ediyoruz.

✓ İşyerlerinde ücretsiz kreş açılmasını talep ediyoruz.

✓ Kamuda mülakat değil, liyakat, yani kadrolu ve güvenceli istihdam talep ediyoruz.

 

 Basın açıklaması sonunda kamu emekçileri  ve desteğe gelen Datçalılar, türküler söyledi, halaylar çekti ve eylem bitirildi...

Yorumlar (0)

Bu içerik ile henüz yorum yazılmamış