Efraim, Faruk, Hürcan, Latif, Osman Nuri, Salih, Serdar...
İşçi sınıfının yolunda faşizme direnen gencecik öncülerdi... Sadece bu nedenle, bundan tam 46 yıl önce, 8 Ekim 1978'de, Ankara Bahçelievler'deki evlerinde katledildiler... Katilleri 46 yıldır özenle korundu, kollandı ve AKP’nin 2013 yılındaki yargı paketiyle de salıverildiler...
Katilleri kim mi?
- Haluk Kırcı: İdi Amin lâkaplı profesyonel katil... Sayısız cinayette rol aldı, serbest bırakıldı. Türkiye’deki kontrgerilla örgütlenmesi içinde sayısız cinayeti ya bizzat gerçekleştirdi ya da örgütlenmesinde rol oynadı. 1988'de idama mahkum oldu. 1991 tarihinde Bursa Cezaevinden şartlı olarak tahliye edildi, “bir yanlışlık” olduğu anlaşılınca tekrar aranmaya başlandı. 1996'da İstanbul'da yeniden yakalandı ve aynı gün firar etti. 1999'da yakalandı, “Susurluk çetesine üye olmak” suçundan 4 yıl hapse mahkum oldu. Kırcı bu süreçte de 2 kez “yanlışlıkla” tahliye edildikten sonra en son 2005 yılında Kartal Cezaevine girdi, 28 Mayıs 2010'de salıverildi.
- Abdullah Çatlı: "Reis"... "Katliamın planlayıcısı” suçlamasıyla 1982’de gıyabi tutuklama kararı çıkarıldı. Aldığı cezalardan kaçmayı başardı, Fransa ve İsviçre’de uyuşturucu ve sahte pasaport suçlarından tutuklu kaldı. 1990’da İsviçre’de tutuklu bulunduğu cezaevinden firar etti, Türkiye’ye sahte pasaportla girdi. 3 Kasım 1996’da ünlü Susurluk kazasında, yanındaki devlet büyüklerinin kucağında öldü.
- İbrahim Çiftçi: Ceza almadı... Serbest bırakıldı... Çok kısa bir süre sonra, Türkiye'de ilk kez kontrgerilla soruşturmasını başlatan Savcı Doğan Öz’ü katletti, ceza almadan tekrar bırakıldı. MHP Genel Başkanlığı'na aday oldu. AKP'nin yargı paketiyle hakkında tahliye kararı çıktı.
- Bünyamin Adanalı ve Ünal Osmanağaoğlu: Yargılandılar. 7'şer kez idam cezasına çarptırıldılar. Cezaları önce müebbet hapse çevrildi sonra infazın durdurulmasına karar verildi. 2012 Temmuz ayında AKP’nin 3. Yargı Paketi’yle tahliye edildiler.
Bahçelievler katliamını konu alan ve titiz bir araştırmaya dayanan "Gecenin Kapıları" adlı romanın yazarı Ozan Özgür, 7 TİP'li öğrencinin katillerinin tahliyesi üzerine “utanç” dolu bu tahliye kararını şöyle yorumlamıştı:
"Bu adamlar her zaman sermayeye hizmet etmiş adamlardır. Bahçelievler'de bunlar vardı, Maraş'ta da, Çorum'da da. Sermaye de her zaman bu tür adamlarını korumaya özen gösterdi. 12 Eylül ve Özal'la başlayan ve bugüne kadar gelen bütün iktidarlar döneminde, bu katillerin çıkarılmasına, çıkarılamıyorsa cezalarının hafifletilmesine uğraşıldı. İstisnasız bütün iktidarlar, bu adamları kurtarmak için düzenlemeler yaptılar, yasalar çıkardılar. Ceza hukukunda yapılan bütün değişikliklerden mutlaka ve öncelikle faydalandırıldılar. Bunun nedeni, işte sermayeye yaptıklarını söylediğim hizmettir. Sermaye, bu adamların hizmetlerini hiç unutmamıştır, hep mükafatlandırmaya çalışmıştır. Bugün sermayenin göz bebeği AKP de, bu çabayı nihayete erdirmiş oluyor. Katilleri kurtarmış, böylece yaptıkları hizmetlerin bedelini ödemiş oluyor. 7 tane gencecik devrimciyi vahşice öldüren eli kanlı caniler, sokaklara salınıyor. Oysa aynı haktan yararlanmak isteyen sendikacıların talebi reddediliyor. AKP kendisine en yakışanı yapmıştır."
Yorumlar (1)
Muzaffer Asma
1 ay önce / 08.10.2024Kalemine, emeğine sağlık
Beğendim 0 | Beğenmedim 0 | Cevapla