Trumpizm salgını

trump, adeta jerzy kosinski’nin merhaba dünya (being there) romanından bir kere daha çıkıp geldi. söz konusu romanın baş kişisi chance, nasıl dünyayı bahçe olarak görüyorduysa trump da küreyi piyasa olarak görüyor. elinde iplerini tuttuğu tüm coğrafyaların ve bu coğrafyada yaşayanların hepsi onun şuursuz ağzından çıkacak sözlere bakıyor...

Trumpizm salgını

küre, ilk defa -ki aslında ilk değil- kendi kafasına göre dünyaya şekil vermeye çalışan bir ahmağın elinde oyuncağa dönüşüyor. dön bak, trump daha ikinci kez seçilmeden küresel hadiseleri belirlemeye başladı. devletler, onun nobel barış ödülü almak istediğini bilerek, o başkan seçilmeden önce işgallerine, katliamlarına hız verdi. trump, adeta jerzy kosinski’nin merhaba dünya (being there) (*) romanından bir kere daha çıkıp geldi. söz konusu romanın baş kişisi chance, nasıl dünyayı bahçe olarak görüyorduysa trump da küreyi piyasa olarak görüyor. elinde iplerini tuttuğu tüm coğrafyaların ve bu coğrafyada yaşayanların hepsi onun şuursuz ağzından çıkacak sözlere bakıyor; gasteciler sürekli onun sözlerini, mimiklerini, jestlerini yorumluyor. piyasalar ve ulusal bayraklar onun ruh haline göre dalgalanıyor. zart diye, abd iki cinsiyetlidir diyor. gerçek ne hakikat ne, umurunda değil. zort diye, filistin halkı ürdün’e yerleşsin diyor, gazze’ye kule dikelim. o zaman trump da gelsin sultanbeyli’de 1+1 bir daire yerleşsin, mahallede nalburiye dükkânı işletsin. neden! çünkü ben öyle istiyorum. gücüm yok tabi, ama olsa… rasyonelizm insanlığın başına bir belaydı, irrasyonelizm daha büyük bela. fakat belki de trump, kapitalizmin doğasının çırılçıplak ortaya konması bakımından, bir olanak da olabilir. bu iyimser fantezi hızla soluklaşıyor ve yerini trumpizm salgını gerçeğine bırakıyor. daha şimdiden ülkelerin başında bir sürü trump var. kristal küreye bakmama gerek yok, aile bireylerini, dostlarını ahbaplarını partner olarak gören minimini trumplar görüyorum yakın gelecekte. kafasında rakamlar, kâr zarar hesapları uçuşan, her şeyi alınıp satılabilir olarak gören bir yığın trump yeni cami’nin önünden geçip gidiyor. bu trumpizm salgını’nda her şeyin kıymetini menkul veya gayrimenkul kıymeti belirliyor. burada bitmiyor, bitemez. çünkü damaklar şöyle acılısından bir manevi bir sos istiyor, “tanrı beni amerika'yı tekrar büyük yapmak için kurtardı.” ta ta! trump! borsanın kutsal suyla yıkanarak güne başlamasını buyurabilir mi buyurabilir. sayesinde, herkes dini bütün bir şekilde, en milli ve yerli imajıyla birbirini iğfal edebilir mi edebilir… tek koşul, herkes üniformasını giyecek. üniforma takım elbise elbette. bkz. golani giydi, kendini suriye’nin devlet başkanı ilan etti bile.

 

(*) Being There - Merhaba Dünya: Senaryosunu Jerzy Kosinski'nin kendi romanından uyarlayıp yazdığı, Hal Ashby'nin yönettiği, başrollerini Peter Sellers ve Shirley MacLaine'in paylaştığı 1979 ABD yapımı bir politik komedi filmi. https://www.imdb.com/title/tt0078841/

 

 

Yorumlar (0)

Bu içerik ile henüz yorum yazılmamış